ÇOCUKLARIMIZLA İLİŞKİLERİMİZDE SINIRLAR VE KURALLARIN ÖNEMİ
Hepimizde olduğu gibi çocuklarımızın da yaşadığımız dünyanın kurallarını bilmeye ihtiyaçları vardır.
ÇOCUKLARIMIZLA İLİŞKİLERİMİZDE SINIRLAR VE KURALLARIN ÖNEMİ
Hepimizde olduğu gibi çocuklarımızın da yaşadığımız dünyanın kurallarını bilmeye ihtiyaçları vardır. Onlar anne karnında, tam bir güven ve güçlülükle geçirdikleri sürenin sonunda dünyaya gelme anı olan doğum anı ile birlikte dünyanın kuralları ile yüzleşmeye, bu kuralları ve sınırları keşfetmeye başlarlar.
Doğum anı sonrası annenin bebeğini mutluluk ve güvenle kucaklaması ile ilk şokunu atlatan bebek annesi ile ilişki kurarak onu ve onun sınırlarını keşfetmeye başlar. Farklı ihtiyaçları geliştikçe, farklı davranışlar geliştirir ve annesinin bu davranışlar karşısında ki tepkilerini gözlemler, kaydeder. İşte, çocuğun ilk araştırma, gözlem kayıtları ve tabi ki bunun sonucunda da vereceği tepkilerle davranış kalıpları şekillenmeye başlamıştır. Çocuk büyüdükçe anne ile olan ilişkisinin yanında diğer insanlarla da ilişki kurmaya başlar. İşte bu noktada da çocuklar kendilerinden ne beklendiğini, diğer insanlarla birlikteyken nasıl davranması gerektiğini bilmek isterler. Büyüdükçe artan beceri ve kapasitelerini ölçebilmek ihtiyacındadırlar. Sınırlar, bu öğrenme ve keşfetme sürecinde çok önemli bir role sahiptir. Ancak ebeveynlerin öğretmeye çalıştığı dersler, verilen mesajlar çok net olmalıdır. Bu mesajları veren anne baba ve çocukla ilgilenen diğer kişilerin, tutarlı davranışlar göstermesi aynı dili konuşmaları çok önemlidir. Böyle olmadığı durumlarda çocukla yetişkin arasında çatışma kaçınılmazdır.
Çocuklar Neden Sınırlara İhtiyaç Duyarlar
Çocukların sağlıklı gelişim süreci içinde, sınırlar koymak ve bu sınırları da çocuklar büyüyüp olgunlaştıkça ve şartlar değişip farklılaştıkça tekrar tekrar ayarlamak büyük önem taşımaktadır.
Bu durumu daha açık ifade etmek için velilerime hep şu örneği veririm;
Yeni bir işe başladığınızı düşünün. Hiç kimseyi tanımıyorsunuz ve ne iş yapacağınız henüz size tam olarak açıklanmadı. İşe geliyor faydalı olmaya çalışıyorsunuz, burada yeni iş arkadaşları edinip, işi biran önce öğrenip kendinizi ispat etmek istiyorsunuz. Ancak siz henüz işi ve mekanı tam olarak bilmediğiniz için zaman zaman yanlışlar yapıyor, neyin nerde olduğunu bilmiyor, bazen gereksiz daha önce yapılmış işleri yapıyorsunuz ve insanlar size garip garip bakıyor ve bu davranışlarınızdan hoşlanmamış gibi gözüküyorlar.
Acaba yanlışmı yapıyorum? Ne yapmalıyım? diye soruyorsunuz kendinize. Çok kafanız karışıyor. Önceki işinizde en iyi yaptığınız işleri yapıyorsunuz fakat aynı tepkileri almıyorsunuz. Kendinizden emin olamıyorsunuz, kendinize olan güveniniz sarsılıyor ve gergin hissediyorsunuz. Kime nasıl yardımcı olabileceğinizi ve sizden neler beklendiğini bilemiyorsunuz.
Ne kadar da zor bir durum öyle değil mi? Sınırların etkili bir şekilde belirlenmediği, mesajların açık ve net bir şekilde verilmediği evlerde büyüyen çocukların yaşadıkları da buna çok benzerdir. Dünya ile ilişki kurmaya başladıklarında, çatışmalar, reddedilmeler ve olumsuz tepkilerle karşılaşırlar. Çocuklar onaylanabilir davranışlar gösterebilmek için, bizim kurallarımız ve beklentilerimiz konusunda net mesajlara ihtiyaç duyarlar. Çocuklara verilecek doğru ve net mesajlar, onların dünya ile başarılı ilişkiler kurmalarını sağlayacaktır.
Çocuklar Sınırları Sürekli Esnetmek, Aşma İhtiyacındadırlar
Dünya ile ilişkisinde kendilerine sınırların konduğunu fark eden çocuklar tüm enerji ve güçlerini bu sınırları esnetmeye harcarlar. Bu işi yapmak içinde bolca malzemeleri ve zamanları vardır. Çok küçük yaşlardan itibaren, çocuklar sürekli olarak denemeler ve keşifler yapmaktadırlar. Çok iyi gözlemcidirler ve gözledikleri davranışı taklit ederek, neden ?sonuç ilişkisini kaydetmekte ve topladıkları verilere göre, kurallar hakkında belli davranışlar oluşturmaktadırlar.
Bu araştırmaları bir keşif sürecidir ama topladıkları bilgiler ve vardıkları sonuçlar çoğu zaman, anne babalarının beklentilerinden farklı olmaktadır. Çünkü çocuklar onlara söylenenlerle değil, yaşadıkları ve gördükleri ile davranışlarını şekillendirirler.
Küçük çocuklar ebeveynleri onlarla ilgilenmediklerinde dikkat çekmek için onaylanamaz davranışlarda bulunurlar.Bu durumu da şu şekilde örnekleyebiliriz;
3-4 Yaşlarında ki çocuklar, anne babası konuşurken dikkat çekmek adına sürekli araya girer ve soru sorarlar. Anne babaları onları, kendileri konuşurken sözlerinin bitmesini beklemesi konusunda uyarırlar. Ancak çocuklar, ısrarla davranışıma devam ederler. Sonunda ebeveynler konuşmalarını keser ve çocukla ilgilenmeye başlarlar. Bu noktada anne babanın verdiği “biz konuşurken sen sözümüzün bitmesini beklemelisin” mesajı net değildir. Çünkü böyle söylemelerine rağmen kendileri konuşmalarını kesmiş ve çocukla ilgilenmişlerdir. Burada çocukların aldığı mesaj, anne baba konuşurken sözlerini kesmemesi olmasına rağmen yaşadığı, anne baba konuşurken onların konuşmalarını bölmesinin bir sakıncası olmadığıdır. Sürekli olarak bunu yapmasına izin verildiği sürece başka bir sonuca ulaşması da mümkün değildir zaten.
En Önemli Araştırmalar Evde ve Okulda Gerçekleşir, Sınırlar Konur
Çocuklar yetişkinlerle ilişkilerinde, güç ve kontrolün ne kadarına sahip olduklarını bilemezler. Bunu öğrenmek için sadece yapmak istediklerini yapıp gözlemde bulunurlar. Bu şekilde çocuklar, diğer insanlarla olan ilişkilerinde kurallar, sınırlar, yapmaları gerekenler ve yapmamaları gerekenleri, nerede durmaları gerektiğini ve yaptıkları davranışların sonuçlarına katlanmaları gerektiğini öğrenirler.
En önemli araştırmalar, evde ve sonra da okul öncesi kurumlarda gerçekleşir. Çocuklar güç otorite ve kontrol konusunda evde ve okulda aldıkları dersleri hiçbir zaman kaçırmazlar ve davranışlarını buna göre ayarlamayı öğrenirler. Gerçek dünya ile ilgili tüm antrenmanlar bu dönemlerde ve buralarda gerçekleşir. Ebeveyn ve öğretmenlerin öğrettikleri dış dünyada kabul edilebilir olan davranışların standardını belirler. Bu noktada ev - okul işbirliği ve davranışlarda tutarlılık büyük önem taşımaktadır.
Çocuklara, belirgin sınırlar sunulduğu zamanlarda, ilişkiler ve davranışlarla ilgili önemli soruların cevaplarını almaya başlarlar. Burada otorite kimde? Güçlü olan kim? Sınırları aşarsam neler olur? Bu cevaplar ve gözlemler, onların yetişkinlerle olan ilişkilerinde ne kadar güç ve kontrol sahibi olabileceklerini keşfetmelerine yardımcı olur.
Çocuklar kendilerinde çok fazla güç ve otorite gördüklerinde abartılmış bir güçlülük duygusuna kapılırlar. Sınırları belirsizleşir daha çok deneme yaparlar. Diğer insanlarla çatışmalar ve güç mücadelesi yaşamaya başlarlar. Bu noktada ebeveyn çocuk rolleri değiştirir. Artık ebeveyn çocuk ve çocuk ebeveyn olmuştur. Çocuk kendini, ebeveynine her istediğini yaptırabilecek güçte hissetmektedir. Bu durum ise ilerde ebeveynin, çocuğu ile ilişkisinde büyük çelişkiler yaşamasına sebep olacaktır.
Mehtap Kasapbaşoğlu
Aile Danışmanı/Eğitimi Uzmanı
SİNEM DEDETAŞ “ Herkese eşit şeffaf ve adaletli davranıyoruz”
20.OCAK akşamı Nevmekan Sahil de Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş yerel basın temsilcileri ile bir araya geldi gazeteciler gününü kutladı görüş önerileri dinledi tüm soruları yanıtladı.
GÖKTÜRK SARAY DAN ÇENGELKÖYSPOR A TERBİYESİZLİK...
SİZİN EV SAHİPLİĞİNİZ BATSIN!
EMEKLİ ÇOK ZOR DURUMDA
Milyonlarca emekliye yapılan sefalet zammı, temel ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kaldı.
ÇOCUKLAR KAYBOLMASIN PLATFORMUNA ÇENGELKÖYDEN DESTEK
Çocuklar Kaybolmasın Platformu Çengelköy’lü Özgür GÜRSOY’un kurucusu olduğu (resmi) Anlam Patent Ofisi ile tescil ediliyor.
DENİZ YILDIZI ÇENGELKÖYSPOR’U AĞIRLADI...
Çengelköyspor teknik heyet ve oyuncuları 10.Ocak günü öğle yemeğinde Deniz Yıldızı restoranın konuğu oldu.
BTP Üsküdar yönetimi gazetemizle buluştu
BTP Üsküdar İlçe Başkanı Yunus Ballı ve ilçe yönetim kurulu arkadaşları 10 Ocak günü Çalışan Gazeteciler münasebetiyle Çengelköy gazetesi imtiyaz sahibi ile bir araya geldi.
AK PARTİ ÜSKÜDAR İLÇE BAŞKANI YENİDEN ERDEM DEMİR OLDU...
Üsküdar Ak Parti 8. Olağan Kongresi 5 Ocak Pazar günü Çamlıca Cami Kongre salonunda yapıldı.
ÇENGELKÖY 12 15 VE 18 YAŞ TAKIMLARI MAÇLARI SÜRÜYOR
Çengelköyspor kurulduğu günden beri bölgemizin futbola sevdalı gençlerinin çocuklarının formasını gururla giymek istedikleri bir kulüp olma özelliğini sürdürmekte.
İYİ PARTİ ÜSKÜDAR İLÇE BAŞKANI İSTİFA ETTİ
İYİ PARTİ ÜSKÜDAR İLÇE BAŞKANI İSTİFA ETTİ İyi Parti Üsküdar İlçe Başkanı Hasan Ofluoğlu uzun zamandır başarı ile yaptığı ilçe Başkanlığı görevinden 2 ocak itibariyle istifa etti.
TÜRKİYE’DE BİR İLK GERÇEKLEŞTİ
Ülkemizin en büyük sorunu deprem. Yakın gelecekte olması beklenen özellikle İstanbul depremi için devletin ve STK’ların hazırlıkları devam ediyor.