Ana Sayfa » Onur Cingil ”İçinden Geçilen Değil, İçinde Gezilen Üsküdar’ı yaratacağız.”

Onur Cingil ”İçinden Geçilen Değil, İçinde Gezilen Üsküdar’ı yaratacağız.”

29 Ekim 2018, 18:25

Bu haberi yazdır

CHP Üsküdar Belediye Başkan aday adayı Onur Cingil resmi başvurusunu yaptı 29 Ekim günü ise partililere ve aday tanıtım toplantısına katılanlara seslendi.

Av. Onur Cingil ”İçinden Geçilen Değil, İçinde Gezilen Üsküdar’ı yaratacağız.”

CHP Üsküdar Belediye Başkan aday adayı Onur Cingil resmi başvurusunu yaptı 29 Ekim günü ise partililere ve aday tanıtım toplantısına katılanlara seslendi.

Değerli dostlar Hepinizi Saygı ve Sevgi ile Selamlıyorum! Hepiniz Hoşgeldiniz!

“Benim iki büyük eserim var : Biri Cumhuriyet, diğeri Cumhuriyet Halk Partisi” diyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını saygıyla anıyor, bu kutlu günde Hepinizin Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.

Buradakiler, yani sizler, Yenibahçeli Şükrüler, Topkapılı Mehmet Canbazlar, Yahya Kaptanlar, Ali Çetinkayalar;

Tıbbiyeli Hikmetler YANİ GENÇLER;

Şerife Bacılar, Gördesli Makbuleler, Asker Saimeler YANİ SİZ DEĞERLİ KADINLAR,

Bizler Hep Birlikte, Emanetlerine sahip çıkıyoruz ATAM, sana binlerce şükranla!

Evet bugünler, o günlerden daha kötü değil; o günkü ruhla bugün çok daha kolay bir şekilde başarılı olabiliriz buna inanıyorum.

Ve işte bugün, bu günün ruhuyla, Üsküdar Belediye Başkan Aday Adaylığımı Gençlik Kollarından geldiğim Örgütümün, Üsküdarlıların ve değerli basın mensuplarımızın huzurunda resmi olarak açıklıyorum; HEP BİRLİKTE İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜMÜZÜ BUGÜN BURADAN SİZLERLE BAŞLATIYORUZ.

YAPABİLİRİZ, BAŞARABİLİRİZ, KAZANABİLİRİZ, HALKIN İKTİDARINI KURABİLİRİZ, HALKÇI BELEDİYECİLİĞİ GETİREBİLİRİZ,

YENİDEN ÜSKÜDAR’I ÜSKÜDAR YAPABİLİRİZ, YENİDEN İKTİDAR DİYEBİLİRİZ.

Buna inancım benim tam, sizlerin de inancı tam olsun!

İnanın şu an resmi olarak aday olmak, kazanmaktan daha zor diyebilirim. Zira şunu görüyorum, şunu hissediyorum; eğer ki aday olursam Belediyeyi zaten kazanacağız BUNU göreceksiniz.

Bunu bana sokak söylüyor, bunu bana bu zamana kadarki yaptıklarımız söylüyor. Kazanmak için, kitleleri ardımızdan koşturmak için bir HİKAYE yazmamız lazım.

Halkı HEYECANLANDIRACAK, sandıklara zorla değil koşa koşa gitmesini sağlayacak bir hikaye yazmamız lazım.

Bunu 5 ayda yazmak ZOR. Bu hikayeye çok öncelerden başlamış olmamız lazımdı, öyle de yaptık. Şimdi hikayenin sonunu 5 ayda bitirelim ve hikayemizi tamamlayalım.

Üsküdar hayatımın yarısını geçirdiğim yer, doyduğum, yaşadığım, her bir sokağında ayrı hikayelerimizin olduğu memleketim burası.

Üsküdar üniversite çağlarımı, İLK gençliğimi geçirdiğim, odasında elektrik prizi olmayan yurtlarında kaldığım, üç kuruş para ile bir haftayı atlatmaya çalıştığım, sonrasında avukat olduğum, paramı kazandığım, aile kurduğum, siyaset yaptığım ve her mağdura, her vatandaşa, her soruna koştuğum, hep birlikte her köşesinde mücadele verdiğimiz kadim kent.

Ne mutlu ki, Üsküdar bana sizleri verdi, Üsküdar bana bugünkü bu şerefli iradeyi koyma şevkini, isteğini verdi; Üsküdarlılar bana “YAPABİLİRİZ, DEĞİŞTİREBİLİRİZ” inancını verdi.

Ve bu güçle, bu inançla şimdi sizlerin huzurundayım.

Bazı tespitler yapmamız lazım :

- Bu seçim bir yerel seçimden çok öte, bu seçim PSİKOLOJİK BİR SEÇİM!

Her zaman söylediğim gibi bu seçim haritadaki kırmızılar yani bizler ile sarılar yani iktidar mensupları arasındaki farkın gelecekle ilgili BİZLERDE ümit yaratıp yaratmayacağını gösterecek bir seçim!

Hani hep derlerdi, ben de gülerdim her seçim aynı şey deniyor diye; BU SON SEÇİM DERLERDİ YA, İŞTE ŞİMDİ BEN DE DİYORUM Kİ; SANIRIM BU GERÇEKTEN SON SEÇİM!

İşte böyle bir ortamda, BELEDİYE BAŞKANI OLMA HAYALİ KURULMAZ, KOLTUK HESABI YAPILMAZ, KARİYERİZM YAPILAMAZ, BÖYLE BİR ZAMANDA ANCAK “KAZANMA HAYALİ KURULABİLİR”, böyle bir zamanda ancak “HALKIMIZI VE KENTİMİZİ KURTARMA HAYALİ KURULABİLİR”

YENİLEN ÜSKÜDAR,

YENİDEN ÜSKÜDAR,

YENİDEN İKTİDAR denilebilir.

İKTİDARI SARAYDAN ALIP, HALKA VERME ZAMANIDIR.

HALKÇI BELEDİYECİLİK ZAMANIDIR ŞİMDİ.

- Artık rejim değişmiştir. Birçok kişi bunu Referandumda idrak edemedi belki, bunu büyük çoğunluk 24 Haziran’da anladı acı bir şekilde.

Artık her şey bir kişinin iki dudağının arasında, bütçesini Cumhurbaşkanlığının onayladığı Belediyeler olacak şimdi.

Böyle bir ortamda belediyecilik yapmak zor olacak, İŞTE BUNUN İÇİN DİK DURACAK, GÖZÜNÜ BUDAKTAN SAKINMAYACAK, HAPSE GİRMEYİ DAHİ GÖZE ALACAK BELEDİYE BAŞKANI VE BELEDİYE KADROLARI LAZIM BİZE.

- Son zamanlarda çok sık bunu zikrediyorum : Artık 23 Haziran’da değiliz, 24 Haziran ve sonrasındayız!

Bunu niye söylüyorum, 23 Haziran’da olsaydık adaylıklar eskisi gibi olabilirdi. Biri aday olur ve mücadele edilirdi.

Ama, 7 Haziran Seçimleri sonrası yapılan uzun ve sonuçsuz görüşmeler, sonrasında 1 Kasım ile gelen kayıp, daha sonra Referandum’da maalesef oylara sahip çıkılamaması ve değişen rejim, en sonunda 24 Haziran’da oluşan HÜSRAN HAVASI ve KRİZİN YÖNETİLEMEMESİ...

Düşüncem odur ki, son seçimde 52 Bin Kişi sandığa gitmemişti, tüm bunlar üst üste binince BU SEÇİMDE Üsküdar’da belki de 100 Binin üzerinde kişi sandığa gitmeyebilir.

Önümüzdeki seçimlerde şahsım olarak seçmenlerin başka partiye oy vermesinden daha çok HİÇ OY VERMEMESİNDEN, POTANSİYEL SEÇMENLERİMİZİN VE BİZLERE OY VERECEK PARTİ VE İNİSİYATİFLERİN SANDIĞA GİTMEMESİNDEN KORKMAKTAYIM.

İŞTE BÖYLE BİR ZAMANDA İNİSİYATİF ALINIR, İRADE KONULUR, ADAY OLUNUR DİYE DÜŞÜNDÜM.

ÇÜNKÜ PARTİMİZİN VE ÜSKÜDARLILARIN BİZLERE İHTİYACI VARDI!

Zira, halkımızın SANDIĞA GİTMESİ İÇİN BİR HEYECANA İHTİYAÇ VAR.

SANDIĞA GİTMESİNİ SAĞLAYACAK BİR ADAY VE KADROSUNA İHTİYAÇ VAR. TANIDIĞI BİLDİĞİ MÜCADELESİNİ GÖRDÜĞÜ KEFİL OLDUĞU BİR ADAY VE KADROYA İHTİYACI VAR.

Bu Zamana kadar hep partime emek vermek için partimin kadrolarına aday oldum, BU ZAMANA KADAR MİLLETVEKİLİ ADAYI, BELEDİYE BAŞKAN ADAYI, MECLİS ÜYESİ ADAYI BİLE OLMADIM.

İşte anlattıklarımın hepsi benim bu önemli görevi talep etmemdeki nedenlerden sadece birkaçı.

Bakın şöyle bir örnek veriyorum hep, Üsküdar dışındaki herhangi bir yerde bırakın adaylığı bana direkt Belediye Başkanlığı makamını verseler hayır ben Üsküdar’a aday olmak istiyorum derim.

ÇÜNKÜ BEN ÜSKÜDAR’I, ÜSKÜDARLILARI MAKUS TALİHLERİNDEN KURTARMAK İSTİYORUM. Bütün mesele budur.

Acıbadem’de Tibaş Parkı’nı ve daha nice parkları talandan kurtarmak, daha fazlasını yapmak için,

Acıbadem, Altunizade, Barbaros’lular için ve tüm Üsküdar hatta tüm ülkemiz için önemli Validebağ Korusu’nun koru olarak kalması için,

Aziz Mahmut Hüdayi’de katledilen tarihin, Aziz Mahmut Hüdayi Türbesi’nin korunması için,

Bahçelievler’de 2B Mağdurlarının yanında olmak,

Mehmet Akif’te, Kirazlıtepe’de, Güzeltepe’de, Yavuztürk’te imar oyunları ile sürgün planlarına dur demek, imar vereceğiz diye kandırılan halkı bu cendereden çıkarmak için,

Kirazlıtepe’de her gün yaptıkları yıkımlara, cami yıkmaya kadar canileşecek olaylara karşı durmak için,

Kuzguncuk’ta değiştirilmek istenen silüetin, bozulmak istenen sosyal yapının, budama altında yok ettikleri ağaçların hesabını sormak için,

Mimar Sinan’da, Üsküdar Merkezde esnafının dükkanlarını başına yıkan bir anlayışa son vermek için,

Meydanlarını yok edip, sahillerini doldurup beton meydan yapan(!), tarihi Şemsi Paşa Camii’nin duvarlarını çatlatacak derecede açgözlülüğü, talanı sonlandırmak için,

Ünalan’da deprem toplanma alanlarını ya Arap Şeyhlerine ya da yandaşlarına peşkeş çeken bir anlayışın, son kalan yeşil alanı, spor alanı da bila bedel birilerine veren vicdansız yönetimin oyununu bozmak için,

Valide-i Atik’te sadece ağızlarında olan ecdat kelimesini unutan, sadece halka değil Mimar Sinan’a da düşman olan ve 450 yıllık Mimar Sinan eserine zarar veren çağ dışı bir anlayışa hesap sormak için,

2004’ten beri imar vereceğiz diyip, 2014’te 8 kat sözü verenlerden, 16 katlı bina önünde fotoğraf çektirip, dağıttıkları broşürün iç sayfasında 20 katlı apartman önünde duran, HALKA YALAN SÖYLEYEN BİR BELEDİYE BAŞKANI PROFİLİNİ SİLMEK İÇİN,

Hep birlikte bunları yapmak için, kenti HALKIN İSTEDİĞİ GİBİ birlikte yönetmek için sizlerle birlikte bu yolda yürümek istiyorum!

Üsküdar bir Avrupa şehrini bırakın bir Anadolu ilinden farksız bir hale getirildi. Gerçi onlar her yağmur yağdığında belki burayı Venedik zannediyorlar ama aslında bu kent bir saat yağmur yağdığında neredeyse Ahmediye’ye kadar gelen bir denize kavuşmakta. Kara ile denizin sınırının kaybolduğu bir yer ve ilk defa sokaklarında yüzülen bir şehir yarattılar!

Üsküdar bunu hak etmiyor, Üsküdarlılar bunu hak etmiyor!

Her yerinden tarih fışkıran Üsküdar’da, dünya tarihi buradan çıkan eserlerin yaşları ile değişiyorken, 2005 yılında ben öğrenci iken kepçe ile götürdükleri tarihi, bugün esnafların acele kamulaştırma alanında ve Hakimiyet-i Milliye Caddesi’ndeki kazılarda bu sefer yetiştik de bunları kurtarmaktayız. Yoksa onlar da kepçelerle gidecekti!

İşte Üsküdar’ı talandan kurtarmak için bu seçimi kazanacağız.

Üsküdar Merkez Esnafları ile ilgili yaptığımız mücadelede bir yerel gazetemiz şu başlığı atmıştı : ÜSKÜDAR SAVUNMASI!

Artık Üsküdar Savunması, ÜSKÜDAR’IN VE ÜSKÜDARLILARIN KURTULUŞU MANŞETİNE DÖNECEK, bunu hep birlikte yapacağız!

BUNLAR İÇİN SİZLERE HALKÇI BELEDİYECİLİĞİ, DEMOKRATİK VE KATILIMCI BİR SİYASETİ ÖNERMEKTEYİM. CHP’NİN BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI, SOLUN BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI DA BUDUR ZATEN.

ÜSKÜDAR’IN SORUNLARI ÇOK, ÇÖZÜMLERİMİZ İSE MEVCUT :

İmar Sorunu Belediye Açısından, “0 Rant, 0 Sorun” Denilerek çözülür.

Üsküdar’ın İmar Sorunu “samimiyetle”, merkeze “insan” konularak, yasal sınırlar zorlanarak, gerektiğinde yasal düzenlemeler için mücadele ederek çözebiliriz. Belediye ranta göz dikmez ve belediyenin müteahhidi olmaz. Üsküdar Belediyesi rantı alan ya da yandaşına dağıtan değil, bölgede bir rant varsa onu halka dağıtan bir misyonda, sorunları çözen hakem rolünde olmalıdır. Sorun, Belediye açısından “0 Rant, 0 Sorun” ile çözülür.

Üsküdar’da Ekonomik Sorunları Ortadan Kaldırabiliriz.

Üsküdar’da tencereler yılın 12 ayında, 7 gün 24 Saat kaynayabilir. Üsküdar günün her saatinde yaşayan bir şehir yapılabilir. Esnafıyla, ticari işletmeleriyle, ofisleriyle ekonomisi aktif, herkesin kasasının dolduğu bir marka şehir yaratılabilir.

Esnafıyla Birlikte Halkçı Belediye oluşturabiliriz.

Dükkanlarına tahliye tebligatları gönderilen, dükkanları/işletmeleri başlarına yıkılan, taşınmazlarına el konulan, ekonomik hayatları bitirilen, nefesleri kesilen esnaflara can suyu olabiliriz. Esnafıyla karşı karşıya gelen bir belediye değil, esnafını şehrin ekonomisi ve turizmi için teşvik eden, esnaflarla işbirliği yapan bir belediye kurabiliriz. Esnafa düşman, esnafına zulüm eden, hukuksuzluklar yapan bir Belediyeye artık son!

Yıkımlarla Değil Yapımlarla Anılan Bir Kent Yaratabiliriz.

Üsküdar son yıllarda sadece “yıkım”larla anılıyor farkında mıyız? Kentin yönetimi sürekli yıkarak değil, “yaparak, inşa ederek, eserler bırakarak” olur. Üsküdar’ı eserleri ile, silüeti ile marka şehir yapmak mümkün.

Kendi Adıma Söz Veriyorum : “Birlikte Yöneteceğiz”

Bu bizim yönetim anlayışımızın özü olacak. Üsküdar’da halkçı belediyeye geçiyoruz artık herkes alışsın. Halk ne derse o olacak. Bunun için sadece taleplerin yasalara aykırı olup olmadığına ya da kent yönetimine uygun olup olmadığına bakacağız.

Mahalle meclisleri, etkin Kent Konseyi ve Belediyenin her biriminde görev alan farklı mücadele gruplarından üyelerle bunu yapabiliriz.

STK’lar, Meslek Odalarıyla karşı karşıya olmayacağız, yan yana çalışacağız. Odaların, Belediye bir odası olacak...

Birlikte yönetebiliriz; bunun en büyük teminatı bu zamana kadar Üsküdar’da halkın her kesimi ile yaptığım ortak çalışmalardır.

Yaşanabilir Bir Şehir : İçinden Geçilen Değil, İçinde Gezilen Üsküdar’ı yaratacağız.

Bir kent ancak bu kadar mahvedilebilirdi. Üsküdar ışıkları akşam erkenden kapanan bir eve benziyor. Şehir yaşamıyor, İstanbul’un ortasındaki bu kentte hayat bir anda bitiyor. Bu kadar tarihi bir yer mekanları ile anılmıyor, ziyaretçi toplamıyor.

Meydanları olmayan, tahrip edilmiş bir şehir silüetinden derhal çıkılmalı. İçinden geçilen değil, içinde gezilen bir Üsküdar’ı, kadim şehir Üsküdar’ı yeniden ortaya çıkarabiliriz.

Nefes Alınabilecek Bir Üsküdar

Parklarına, yeşil alanlarına, deprem toplanma alanlarına, Validebağ Korusu’na göz diken değil, göz dikenlere barikat olan bir Belediye anlayışını kurabiliriz.

40 İlden büyük bir ilçe olan Üsküdar’da insanlar temiz hava alabilmeli, yeşil alanları ve doldurma beton meydanları değil “yeşil” meydanları ile kendisini huzurlu hissedebilmeli, buralarda yenilenmelidir.

Üsküdar Bir Eğitim Kentidir.

Üsküdar’da tam 13 Üniversite var. On binlerce öğrenci nüfusu olan bir şehir Üsküdar. Yani Roma gibi, Berlin gibi aynı zamanda bir üniversite şehri. İşte bu potansiyeli ortaya çıkarırsak Üsküdar her alanda uçacaktır bunu göz ardı etmemeliyiz.

Üsküdar kimliksiz bir hale getirilmiştir. Oysa ki, Üsküdar, Tarih, Kültür, Turizm Kentidir.

Üsküdar asıl potansiyelini ortaya çıkarmış değil. Üsküdar’ın net bir kimliği yok. İşte biz “Tarih, Kültür, Turizm Kenti” kimliğini oturtabiliriz.

Mihrimah Sultan Cami’nin hikayesini anlatabilir, her kazıda çıkan antik kentleri dünyaya duyurabilir, aynı zamanda Kuzguncuk’ta ya da Üsküdar’ın eski mahallerinde yaşamdan da bahsedebiliriz. Aziz Mahmut Hüdayi Türbesi’nin ve Atik Valide Külliyesi’nin temeline kazı yapan, Şemsi Paşa Cami’nin duvarlarını çatlatan bir Belediye değil, tarihi koruyan, turizmi arttıran bir belediye oluşturabiliriz.

Yeniden Üsküdar!

Tüm bunları halkçı belediyecilikle, halka rağmen icraatlar yapmadan, hep birlikte yapabiliriz.

Belediye ile halkın karşı karşıya gelmeyeceği, gerektiğinde o bölgede referandumların yapılacağı bir yönetim şekli ile kimliğini bulan, talana karşı koyan, şehirleşmeyi sağlayan, kenti ulusal ve uluslar arası normlara göre kurallara göre dizayn eden bir belediyecilik modeli ile yeniden yaşanılabilir bir Üsküdar’ı yaratabilir, YENİDEN ÜSKÜDAR diyebiliriz.

İKTİDARI SARAYDAN ALIP, HALKA VEREBİLİRİZ.

HALKÇI BELEDİYECİLİK YAPABİLİRİZ.

1989’DAN SONRA;

YENİDEN İKTİDAR,

YENİDEN ÜSKÜDAR DİYEBİLİRİZ.

Bunları yapmak için, “DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARDAN VAZGEÇMELİYİZ”.

TABULARDAN VAZGEÇMELİYİZ.

Mesela şu an ülkede SOLUN OYU ARTMIYOR BELKİ AMA SOL KAVRAMLAR, DEĞERLER YÜKSELİYOR. Niye, çünkü mevcut ekonomik, sosyal, siyasal durum, hatta uluslar arası perspektif bunu gerektiriyor.

8 TL’ye domates almış birine adaletsizlik denir, gıda güvenliği yok denir, tarım politikası bitti denir, üretmiyoruz denir.

Artık “Allah’ın işi” argümanı belirli bir noktadan sonra İKTİDAR İÇİN tutmuyor. Yani iyi bir muhalefet ile doğrusu gösterilebiliyor. Bugün solun argümanı ile her şeye cevap verebilir bir haldeyiz.

Dolayısıyla sağa öykünme bu dönemin kavramı değil. Bunu bir kenara atalım, seçmene karşı da hile yapmayalım, “Aaaa bu sağcı aday, ben de sağcıyım, buna oy vereyim” diyen böyle bir seçmen kitlesi hiçbir yerde YOK!

Değerli katılımcılar Üsküdar Muhafazakar bir yer değildir! Muhafazakarların da yaşadığı bir yerdir ama BURADA YAŞAYANLAR KENTİ BÖYLE TANIMLAMAMAKTADIR.

Bunu duyanlar duymayanlara LÜTFEN söylesin.

Üsküdar’a muhafazakar bir aday gerekli algısı yanlıştır.

Üsküdar’da %52,5 HAYIR çıktı, 33 Mahallenin CHP 1. Çıktığı mahalle sayısında 19’a ulaştığımız oldu, 13 üniversite vardır Üsküdar’da, burası bir eğitim şehridir. Bu konuda daha bin tane örnek verebilirim.

Evet, Demografik yapı da çok önemlidir ama falanca yere İLLA Karadenizli ya da başka bir yerden birisi olması da gerekli değildir. Olabilir ama gerekli değildir!

Üsküdar’da solun son Belediye Başkanı olan Niyazi Yurtseven Arnavuttur, göçmendir, tıpkı benim anne tarafım gibi. Ondan bir önceki belediye başkanı da Arnavuttur, göçmendir. Bizden sonra Belediyeyi alan Yılmaz Bayat Erzincan’lıdır, Mustafa Kara Karslıdır. Üsküdar’da son 34 yılda sadece 2 tane Karadeniz’li Belediye Başkanı Üsküdar’ı yönetmiştir.

Yani pozitif ya da sosyal olsun ama bilim yanılmaz, tarih, tecrübeler neticeyi verir. Küçük bir veri ile bu tip tezler çökmektedir.

Üsküdar’da, BAKIN “İLLA” şuralı veya “İLLA” hayatını şöyle yaşayan biri ile seçim alınır tezi çökmüştür.

Bir de size daha ilginç bir örnek vereyim mi, Bayrampaşa ? Gaziosmanpaşa Üsküdar’dan daha muhafazakar bir yapıda çıkmıştır son analizlere göre. Yani adayın muhafazakar olup olmadığına ben bakarım demektedir.

Yani, mesele basittir.

Kim sokakta ise, kim seçmene dokunmuş ise, kimin vizyonu var ise, kim sosyal demokrat belediyecilik yapacak ise, kim bir model belediyecilik ortaya koyacaksa, kim seçmeni sandığa getirecekse O ADAY OLMALI, O KADROLAR SEÇİM İÇİN KURULMALIDIR!

ÜSKÜDAR’DA TÜM PARTİLER VE SİVİL GRUPLARLA YILLARDIR ÇALIŞMAKTAYIM. KENDİM BİR KERE STK MÜCADELESİ VERİYORUM ÜSKÜDAR’DA VE TÜM ÜLKE ÇAPINDA. O YÜZDEN KENDİ ADIMA DİYEBİLİRİM Kİ, ŞUNA EMİNİM Kİ SOLUN VE SAĞIN HER ALANINDAN HERKES BANA OY VERECEKTİR.

TEKRAR HATIRLATIYORUM, ARTIK 23 HAZİRAN’DA DEĞİLİZ. REFERANDUMU VE 24 HAZİRAN’I YAŞAMIŞ BİR ÜLKEDE VE ÜSKÜDAR’DAYIZ.

Üsküdar Örgütümüz birden fazla kez travma yaşamış, örgüte rağmen, bilime rağmen, mantığa rağmen yanlış adaylar belirlenmiştir.

2009’da da, 2014’te de Üsküdar’da Yerel Seçimleri AKP KAZANMAMIŞTIR, BİZ KAYBETMİŞİZDİR.

BU SEFER BU TRAVMALARA İZİN VERMEMEK İÇİN DE ADAY ADAYI OLDUĞUMU, İNİSİYATİF ALDIĞIMI BİR KEZ DAHA BELİRTİYORUM.

Buradaki değerli Aday Adayı yoldaşlarıma da bir TEKLİFİM VAR. Gelin bir mutabakat yapalım, dışarıdan, ithal, örgüt dışından aday olmaması için mücadele verelim, bu yönde ortak deklarasyon yayınlayalım.

Zira ÖRGÜT BUNU İSTİYOR!

ÖRGÜT ÖN SEÇİM DİYORSA, ÖN SEÇİM İSTEYELİM!

ÖRGÜT NE DİYORSA O OLMALI, SİYASETİN ÖZÜ BUDUR!

BİRLİKTE YÖNETECEĞİZ,

HALKÇI BELEDİYECİLİĞİ GETİRECEĞİZ,

HEYECANI, MOTİVASYONU AYAKTA TUTACAĞIZ,

YENİ NESİL BELEDİYECİLİK YAPACAĞIZ, MODEL OLACAK BİR BELEDİYECİLİK YAPACAĞIZ,

ÜSKÜDAR YENİLENECEK,

DEĞİŞİM BAŞLIYOR,

ÜSKÜDARLI BİR SORUN ÇIKTIĞINDA ŞUNU HEP BİLDİ “ÜSKÜDAR’IN ONUR’U VAR”

BEN DE ŞİMDİ TÜM ÜSKÜDAR’A DİYORUM Kİ ÜSKÜDAR’A EMEK VERMEK ONUR’DUR”

ARTIK ÜSKÜDAR BELEDİYESİ İLE MÜCADELE YOK, ARTIK ÜSKÜDAR BELEDİYESİ HALKIN OLACAK, MÜCADELEYE GEREK KALMAYACAK, ÜSKÜDAR BELEDİYESİ HALKA HAKKI OLANI VERECEK.

HALKI İLE KARŞI KARŞIYA GELEN BELEDİYEYE SON VERECEĞİZ!

KALKIN AYAĞA KALKIN ŞİMDİ.

Che Guevera’nın dediği gibi : “Unutma, Kaybettiğinde Değil, Vazgeçtiğinde Yenilirsin!”

Umutlarınızı Ayakta Tutun!

AT SENİN OLSUN ÜSKÜDAR HALKIN OLACAK DİYECEĞİZ.

ÜSKÜDAR’DA DEĞİŞİM, TÜRKİYE’DE DEĞİŞİMİ GETİRİR.

GELECEĞİN YÖNETİCİ KADROLARINI KURMAZSAK, İKTİDARA YÜRÜYEMEYİZ, BUNU HEP BİRLİKTE YAPACAĞIZ!

Mevlana’nın dediği gibi : “Dün dünde kaldı Cancağızım, Bugün Yeni Şeyler Söylemek Lazım.” Şimdi Yeni Şeyler Söylemek lazım.

ŞİMDİ HAYKIRALIM,

YENİDEN İKTİDAR,

YENİDEN ÜSKÜDAR!

Hepinize benimle birlikte olduğunuz için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.