TBMM Genel Kurulunda, Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı’nın 112 maddesi kabul edildi

TBMM Genel Kurulunda, Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı’nın 112 maddesi kabul edildi

Tarih 01 Şubat 2017, 13:13 YazdırBu haberi yazdır

Türkiye’de resmi olarak Türk Patent Ensitüsü siciline kayıtlı olarak, hizmet gösteren Anlam Patent Ofisi yetkilisi Özgür GÜRSOY,

TBMM Genel Kurulunda, Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı’nın 112 maddesi kabul edildi

 

Türkiye’de resmi olarak Türk Patent Ensitüsü siciline kayıtlı olarak, hizmet gösteren Anlam Patent Ofisi yetkilisi Özgür GÜRSOY, TBMM Genel Kurulunda oylama ile kabul edilen Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı'nda “Tescilli markaların” korumaları adına iyileştirilmeler yapılarak çıkarılan yeni kanun maddeleri ile ilgili işletme sahiplerine bilgi vererek; Markaların bundan sonra daha değerli olduğunun altını çizerek tescilli markalara daha çok önem verilmesini belirtti.

Anlam Patent Ofisi yetkilisi Özgür GÜRSOY “Bizler Türk Patent kurumu siciline kayıtlı resmi patent ofisi olarak Türkiye’de ve tüm dünyada tescil işlemi yapmaya yetkili olarak bir çok işletmenin marka ve patent işlemlerini üstlenmekteyiz; uzun süredir beklediğimiz kanun tasarısı onaylanarak tescil sahiplerinin haklarını daha iyi koruması sağlanmış oldu. 2017 yılından itibaren Tescilli markaların piyasada daha etkin kullanımını sağlayacak olan yeni Kanun Tasarısı ile marka sahibi olan yatırımcıların tescil haklarının daha iyi koruyacağına inanıyoruz” diyerek bir çok işetmenin faydasına olan yeni kanun tasarısını özetledi.


Aralık 2016 tarihinde TBMM Genel Kurulunda, Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı'nın ilk dört bölümünde yer alan 112 maddenin kabul edildiğini belirten Özgür GÜRSOY; “Tasarının kabul edilen maddelerine göre, işletme ve şahısların markalara ilişkin haklarının korunması ve bu suretle teknolojik, ekonomik ve sosyal ilerlemenin gerçekleştirilmesine katkı sağlanması amaçlanıyor. KOSGEB teşvik ve hibelerinden tescil belgesi olan işletmelerin yararlanacağını da hatırlatarak;  Tasarıda dikkat çeken maddelerden bir tanesinin ise; çoğu kişi tarafında bilinen Türk Patent Enstitüsünün adının Türk Patent ve Marka Kurumu olarak değiştirildiğini ve kısa adının da "Türk Patent" olarak düzenlendiğini” belirtti.

Kanun ile ilgili marka tesciline sahip olan işletme ve şahısları ilgilendiren önemli maddeleri şu şekilde özetledi;

 

TAKLİT VE İLTİBAS YARATAN MARKA TESCİLİ BAŞVURULARININ REDDEDİLMESİ

Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dahil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilecek.


Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa, itiraz üzerine başvuru reddedilecek.


Kanunla sağlanan marka koruması, tescil yoluyla elde edilecek. Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine ait olacak ve marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması halinde bazı fiillerin önlenmesini talep etme hakkı olacak.


Tescilli bir markanın, basılı olarak veya elektronik ortamda sunulan sözlük, ansiklopedi ya da başka bir başvuru eserinde, tescilli olduğu belirtilmeden jenerik ad izlenimi verecek şekilde yayımlanması durumunda, marka sahibinin talebine bağlı olarak yayımcı, elektronik ortamda sunulan eserlerde derhal, basılı eserlerde ise ilk baskısında markanın tescilli olduğunu belirtmek suretiyle yanlışlığı düzeltecek ya da markayı eserden kaldıracak.


 

MARKALARIN İPTALİ SAĞLANACAK

Tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye'de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilecek.

Marka sahibinin izni olmadan markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerinin ticari vekil ya da temsilci adına tescilinin yapılması halinde, ticari vekil veya temsilcinin haklı bir sebebi yoksa marka sahibi mahkemeden, markasının kullanımının yasaklanmasını talep edebileceği gibi söz konusu tescilin kendisine devredilmesini de talep edebilecek.


 

TESCİL KARARI VERİLEN MARKALARIN KORUMA SÜRESİ 10 YIL


Resmi Markalar Bülteninde yayımlanmış bir marka başvurusunun, tescil edilmemesi gerektiğine ilişkin itirazlar ilgili kişiler tarafından marka başvurusunun yayımından itibaren iki ay içinde yapılacak.

Tescilli markanın koruma süresi başvuru tarihinden itibaren 10 yıl olacak. Bu süre, 10'ar yıllık dönemler halinde yenilenecek.

Marka hakkı, tescil edildiği mal veya hizmetlerin bir kısmı ya da tamamı için lisans sözleşmesine konu olabilecek.

Mahkeme tarafından ilgili maddeler uyarınca markanın hükümsüzlüğüne karar verilebilecek. Menfaati olanlar, cumhuriyet savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilecek. Markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi halinde, markaya kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılacak.

Koruma süresinin dolması ve markanın süresi içinde yenilenmemesi; marka sahibinin marka hakkından vazgeçmesi durumunda da marka hakkı sona erecek.

 


TESCİLLİ OLAN MARKALARIN HAKKINA TECAVÜZ


Marka sahibinin izni olmaksızın markayı kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle, markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak; marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek "marka hakkına tecavüz" sayılacak.


Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişiye bir yıldan üç yıla kadar hapis ve 21 güne kadar adli para cezası verilecek.


Marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalaj üzerinden yetkisi olmadan kaldıran kişiye, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilecek.


Yetkisi olmadığı halde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunan kişi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

Bu haber 537 defa okunmuştur.
Facebook  Twitter  FriendFeed  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
DİĞER HABERLER